Advertisement

Tutsak zihin nasıl yenilir?

Zeynel -
5 yıl önce

5 yıl önce güncellendi.

Özet: Hayatınız azgın kapitalizm ve onun gösterişli yapılarının ürünü haline geldiyse, yani emeğiniz ve zamanınızın karşılığını sistematik olarak çok eksik aldığınızı hissediyor iseniz, aşağıda bundan nasıl kurtulacağınızı anlatmaya çalıştım.

İnsanın kendini, kendi dışında bağladığı herhangi bir şey geniş anlamda tutsaklıktır diyerek başlayalım. Birlik olunan, kardeş olunan her şey, elbette bunların haricindedir; adı üstünde onlar da insanın kendindendir.

Yaşam gereği fikren özgür olmanız, her anlamda özgür olmanız anlamına gelmiyor. Ama bekletmeden, en baştan söyleyeyim, bu her anlamdaki özgürlük, çalışarak ve çaba göstererek elde edilir. Bazen uzun sürse de, elde edilebilir bir şeydir. Birazdan açacağım "tutsak zihinler", maddi anlamda bir süreliğine yükselebilirler ama bu, özgür bireyin yükselmesiyle bir değildir. 

Tutsak zihin, kendini diğerlerinden farklı ve üstün görür ve bu nedenle daha çok paranın (ve / veya değerli olduğu varsayılan şeylerin) kendisinde toplanması gerektiği konusunda emin bir görüntü verir. Bu konuda eğitiminden veya başarısından çok, "ikna ediciliği" ve "iş bitiriciliği" devreye girer. Tutsak zihnin dışarıya insanlık dışı bir görüntü vermesi gerekmez, ilk bakışta ayırt edilmeyebilir. Ancak özgür bir bireyin yükselmesi, onun "konumu" için bir tehdittir. Bu nedenle riske girmez ve etrafındakilere fark ettirmeden, hep en tepede kalmak için hamleler, bazen küçük hileler yapar. Yetenekli gibi görünür ama bütün çabası, sizi değil, çok kutsal bir şey gibi bahsettiği “şirketi” (veya üyesi bulunduğu şeyi) yükseltmektir. “Şirket” ise yine dönüp dolaşıp, oradaki tutsak zihinlere hizmet edecektir.

Paranın emek verenlerde değil, üst kademelerde toplanmasını sağlayan tutsak zihin, eğer en yukarıda değilse, en yukarıdakiler tarafından sevilir. Bu yazıda bahsedilen tutsak zihinlerin apaçık kötü niyet sergilemediklerinin altını çizmek isterim, ancak özgürlüğü yok eden bir düşüncenin hakim hale gelmesi oldukça tehlikelidir.

Herhangi bir yerde üst kademelerde söz sahibi olanlar eğer çoğunlukla tutsak zihinlerden oluşursa, bu kez insanlar belirli bir maddi düzeye gelmek için tutsak zihinli olmanın gerekli olduğu düşüncesine kapılırlar, özgür olarak yaşamak imkansız gibi görünür. Eğitim ve değerlerini bilmek, bu nedenle büyük önem taşır. Böylece tutsak zihin, etrafı tarafından kısmen, bazen yoğun övgü toplar. Halbuki burada kendi kendini yiyen bir döngü oluşmuştur. Üstteki tutsak zihin, altındakinin emeğinden gereğinden fazla, genellikle çok daha fazla pay alır, alttakinin ses çıkarak hali kalmaz. Zaten ses çıkarırsa bulunduğu konumu da kaybetme tehlikesi vardır. Tutsak zihin, doğrular yüzüne söylendiğinde diğer tutsak zihinlerle karşılaştırmalar yaparak aslında kendinin daha iyi olduğunu, hatta en iyisi olduğunu söyler. Böylece kendisini de bu "kabahatten" kurtardığına inanır. 

Tutsak zihinden kurtulmak için ne yapılmalı?

Burada elbette tutsak zihnin insan hayatındaki etkisinden kurtulmaktan bahsediyorum. Başta da söylediğim gibi tutsak zihinlerin buyruğundan çalışarak, mücadele ederek kurtulmak en iyi yoldur. Tarihte tutsaklık tehlikesinden nasıl kurtulduğumuz ve neden bu büyük çabayı verdiğimizi incelemek, ilgisiz gibi görünse de, birey olmanın anlamını kavramaya yardımcı olacaktır. Belli bir alanda veya kendi alanında kendini geliştirmek, hayalindeki şeyleri gerçeğe dönüştürmek için çabalamak, iyi şeyler için çalışmak, hiç kimsenin hakkını yememek, olup bitenlere sessizce sabır göstermek, eninde sonunda bireyin kendi özgürlüğünü kendi eline verecek şeylerdir. 

Tutsak zihnin ve onun farkında olan veya olmayan destekçilerinin ima ettiğinin veya açıkça söylediğinin aksine, birey kendindeki potansiyeli görmeli ve bundan hiçbir zaman şüpheye düşmemelidir. Size söylenen olumsuz ve kötü sözler, tutsak zihnin bizzat kendindeki eksikliklerden kaynaklanır, bu yüzden kimsenin hevesinizi kırmasına izin vermeyin.

Bu yazıyı faydalı buldunuz mu?
0 0
Bu sayfayı paylaşın:



 
? bir bok anlamadım OP diyor ki : 5 yıl önce 28.04.2019 14:03
Yazıyı okudum ve bir bok anlamadım bir örneklerle desteklenmiyor yazar kendi kafasından yazmış başkasının kafasına girmeye çalışmamış haliyle fazla soyut bir yazı olmuş